Ey İnsanlar; Allah (c.c.)'ın Halifesi, Peygamberimiz (s.a.v.)'in müjdesi, Hz. Muhammed Mehdi (a.s.) zuhur etmiştir, vazifesine başlamıştır.
Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) hadislerinde çıkış alametleri ile zuhurunu haber verdiği, "O, Allah'ın Halifesidir", "Kıyamete bir gün bile kalsa, Allah (c.c) o günü uzatır yine de Mehdi'yi gönderir" buyurduğu, "Karda sürünerek bile olsa biat edin" buyurduğu; Allah'ın Halifesi Muhammed Mehdi
(a.s.) zuhur etmiştir.
Peygamberimiz (s.a.v.)'in; "Medine'den çıkacak, Mekke'den çıkacak, şarktan(doğu tarafından) çıkacak" gibi zamanımıza ulaşan hadislerle geleceğini haber verdiği Muhammed Mehdi (a.s.), Türkiye'de (Sakarya Kuzuluk'ta) doğmuş, Rabbimiz (c.c.)'in kendisini insanlar arasından seçip vazifelendirmesinden sonra, otuz beş yaşlarında, 2011 yılında, önce ev halkına tebliğ yaptıktan bir müddet sonra Medine'ye oradan Mekke'ye giderek vazifeye başlamış, ardından Türkiye'ye dönmüş; tebliğlerle ve mücadelelerle geçen yılların ardından Türkiye'den, İslâm'ın (hilafetin) battığı yer olan İstanbul'dan (ikinci Medine'den) zuhur etmiştir(tamamen ortaya çıkmıştır). Halen başta İstanbul olmak üzere tebliğin ulaştığı her yerde; insanlığı, İslâm'ın özüne, Allah'ın (c.c.) birliğine davet etmek, Allah'ın kitabını (Kur'an-ı Kerim) hakim kılmak gayesiyle, inananlarla beraber Rabbimiz (c.c.)'in emrini bütün insanlığa tebliğ vazifesine devam etmektedir.
Şüphesiz Mehdi (a.s.)'ın zuhuru insanlık için büyük bir müjdedir. Bütün elçiler, Rabbimiz'e (c.c.) giden yolda bir kapı, bir kılavuz hükmündedir. Her dönemde, Elçiye inananlar o kapıdan girip Rabbimiz'in (c.c.) sonsuz rahmetine adım atmışlar, Rabbimiz'i (c.c.) bilen, Rabbimiz'i (c.c.) hisseden kullar olarak istikametle yaşamışlardır. Elçiyi inkar edenler ise o manevi kapıdan girememişler ve Rabbimiz'in (c.c.) rahmetinden mahrum kalmışlardır. Geçmişte olduğu gibi bugün de Mehdi(a.s.)'ın zuhuruyla Rabbimiz'e (c.c.) giden yolda bir kapı, bir kılavuz, insanlığın önüne konmuştur.
Bugün de insanlık için Rabbimiz'in insanlar arasından seçtiği o manevi kapı,
Allah'ın (c.c.) Halifesi Muhammed Mehdi (a.s.)'dır. Bugün de, yalnızca Muhammed Mehdi (a.s.)'a
inananlar o kapıdan geçecek, Rabbimiz'in (c.c.) sonsuz rahmetine adım atacaklar,
Rabbimiz'i (c.c.) bilen, Rabbimiz'i (c.c.) hisseden kullar olarak sırati müstakim üzere (istikametle)
yaşayacaklardır. İnkar edenler ise bu manevi kapıdan giremeyecekler ve Rabbimiz'in (c.c.) rahmetinden
mahrum kalacaklardır.
Peygamberimiz(s.a.v.)'e inananlar sahabeler o gün nasıl asr-ı saadeti yaşamışlarsa,
bugün de Mehdi (a.s.)'a inananlar asr-ı saadeti yaşayacaklardır.
O gün asr-ı saadet üzere yaşayan sahabeler, Allah'ın(c.c.) Davası için canını ortaya koyup zahiriyle (görünen) türlü sıkıntılar/imtihanlar içerisinde yaşarken; gönüllerinde ise, Rabbini bilmenin, Rabbini hissetmenin ve Rabbine dayanmanın verdiği huzur ve güven içerisinde asr-ı saadeti yaşadıkları gibi bugün de Mehdi (a.s.)'a inananlar Rabbimiz'in (c.c.) Davası için canını ortaya koyup zahiriyle türlü sıkıntılar/imtihanlar içerisinde yaşarken; gönüllerinde ise, Rabbini bilmenin, Rabbini hissetmenin ve Rabbine dayanmanın verdiği huzur ve güven içerisinde asr-ı saadeti yaşamaktadırlar. Muhammed Mehdi (a.s.)'ın Allah'ın (c.c.) Elçisi olduğuna iman edecek olan her mü'min de Rabbini bilen, Rabbini hisseden bir kul olarak asr-ı saadeti yaşayan zamanın sahabelerinden olacaktır.